Son zamanlara okuduğum en etkileyici kitap olduğunu söylersem, kesinlikle abartmış olmam. Kitabın türü korku değil; korkuyorsunuz. Kitabın türü dram değil; ağlıyorsunuz. Kitabı okuduğum an etkilendim ama bundan daha fazlası olacak. Hepsi birbirinden farklı olan her bir kitabı elime aldığımda aklıma bu hikâye tekrar tekrar gelecek ve yine ürpereceğim. Üstelik bu hissin bana özgü olduğunu hiç sanmıyorum. Her kim kitaplara değer veriyorsa, bu cümlelerimin altına imzasını atacaktır. Evvela kitabın adını açıklayayım. Fahrenheit 451 nedir? - “Kitap kâğıtlarının tutuştuğu ısı derecesidir." İşte şimdi ilginizi çekmeye başladı öyle değil mi? Yaptığım araştırmalara göre, kitabın yayınlandığı yıl: 1952. Hikâyeye konu olan yıl ise: ikibinçok! Günümüzden daha ileri bir tarih üzerinden yazılmış. O yıllarda bu kitap “Bilim-Kurgu” türünde basılmış. Bilirsiniz ki bu tabir özetle, geçmişin ya da geleceğin o günün olası olmayan teknoloji ve bilim şartları gereğince kurgulanması halidir. İtiraf etmeliyim ki, bu kitabı 1952 yılında okusaydım, saçma bulabilirdim. Fakat 2018 yılında okudum. İşte türü korku olmayan bir kitaptan bu kadar korkmama neden olan şey tam da budur. Ve eminim ki; 2019’da okuyan biri benden daha çok korkacak. 2020’de okuyan ondan da fazla... Ve belki de 2021’de kimse bu kitabı okuyamayacak. İşte bu e

Merhaba, Elimde ağır kitap okuyamadığımdan, her an her yerde kitap okumak istediğimden ve kitabımın yanımda olmamasından, geceleri ışık olmadan (karımı rahatsız etmeden:)) kitap okumak istediğimden, aynı anda bir kaç kitap okuyabildiğimden kısacası kitap okumadan yapamadığımdan ekitap benim için harika bir çözüm. Kaldığım yer, işaretleme, aradığım kelimeyi bölümü kolaylıkla bulma vs. bonusu. Ancak okumak istediğim her kitabın ekitap formatının olmaması beni bu siteye yönlendirdi. Ekitap formatının kolay paylaşımının korsanlığı körüklediği için yayıncıların tercih etmemesini satın aldığım bir kitabı arkadaşlarımla değişirsem ne farkı sorusunu sormama neden oluyor. Bitirdiğim kitapları sitemizin veya bir köy okulunun kütüphanesine bırakırsam korsan mı oluyorum? Emre Kongar Beyfendinin bir kitabının sonunda "kitap ile ilgili görüşleriniz için eposta adresim" ibaresini görünce kendisine kitabını korsan yolla elde edip okuduğumu, bedelini de iletmek istediğimi söylediğimde kibarca kitabı almamı Akmerkez Remzi'ye bırakırsam adıma imzalayacağını söylemişti. O günden beri korsan okuyup beğendiğim kitabın basılı halini satın alıyorum. Uzattım. Çabanız için teşekkür ederim.

Nietzsche'nin anıt eseri niteliğindeki bu kitap aynı zamanda Nietzsche'nin en popüler kitabı olması payesini taşıyor. Fakat doğrusu Zerdüşt, Nietzsche okumaları için çok da doğru bir başlangıç noktası teşkil etmiyor. Nietzsche'nin apolitik ve aforizmalarla dolu dili ilgi çekici olsa da Nietzsche'nin aydınlanma ve Kant'a duyduğu tepkiyi bilmeksizin yapılan okumalar ve metindeki metaforların anlaşılması her daim eksik kalacaktır.